16 Mart 2012 Cuma

uzun zaman olmuş

En son post yapalı  baya zaman olmuş, ama her ne kadar bloğuma yazmasamda, takipcisi olduğum bloglara yorum yapmasamda, hemen hemen her gün , kim ne yapmış  ne yazmış takip etmekteyim..Son dönemde hiç içimden  yazmak gelmiyordu ( sanki yıllardır blogda yazıyormuşum gibi :)), daha bloğu açalı bir kaç ay olmuş ve ben hemen sırt dönmüştüm ona ) Neyse uzun lafın kısası, arayı bu kadar açmıcağımı ümit ediyorum :)))

Son zamanlarda Nermin Bezmen' e takmış durumdayım, hangi kitabını okuduysam,^^ keşke bitmeseydi^^ diyebiliyorum, o kadar güzel yazıyor, o kadar beni içine alıyor ki kitapları, çok çok severek okuyorum.Sizlere bahsetmek istediğim ilk kitabı ^^SIR^^






^^Nermin Bezmen ; SIR’da, Birinci Dünya Savaşı öncesi İstanbul, Londra ve New York’ta yaşanan çalkantılı, gerilimli  günleri, bu üç kentte yaşanan bir aşkla ustaca harmanlıyor. Aynı zamanda, l800’lere dönen yazar, romanın  kahramanı Hüma’nın o günlerden l900’lerin sonuna taşıdığı ve çözülmesi gereken bir sır bırakıyor okurlarının kucağına 96’ncı yaşına girdiği gün sonsuzluk uykusuna daldığında, ne yaşı okunuyordu yüzünden ne yaşadıkları; aşkı baş tacı,kaderi  en büyük rakibi olmuş muhteşem kadının Sadece, muzipçe gülümsemekteydi. Plânlı çıkmıştı son yolculuğuna, çocuklarına ve torunlarına çözülmek üzere bıraktığı sırların yaratacağı şoku bilerek. SIR, tarihi dokusu içinde romantizm  ve cinsellkle beslenen, keyif ile hüznü, ihtiras ile melodramı seviştiren bir öykü. Kahramanlarının birbirine estetik bir erotizmle örülmüş sır’larıyla beraber aşkı, cinselliği bir kez daha sorgulayacak, belki kahramanlardan biri olmak isteyeceksiniz. Belki de… siz zaten onlardan birisiniz....^^ diyordu kitabın kapağında..

Kitabın daha ilk sayfalarında çok şaşırıyorsunuz, ancak yazar öyle usatlıkla işlemiş ki, sadece ilk sayfalarda değil, son sayfaya kadar o şoku, o heyecanı, sizde yaşıyorsunuz..96.yaş gününde odasında dinlenmeye çekilen Hüma'nın sonsuzluk uykusuna dalışıyla başlıyor öykü, herşeyi planlamıştır Hüma, öyle ki ölüm geldiğinde yüzündeki gülümseme onu terk etmemiştir..Çocukalrına  torunlarına daha acılarının ilk safhasında onları şok edecek bir günlük bırakmıştır..Günlük okunmaya başlanır ve 1991 yılından çook öteye daha 1.Dünya Savaşı'nın bir kaç yıl sonra patlak vereceği, genç Hüma'nın ilk aşkını yaşadığı yıllara gidilir....

Hüma, nasıl bir cesaret örneği sergiliyrsun? O küçücük yaşında, nasıl bu kadar olgun olabiliyorsun, şaşıyorum doğrusu....

Aslında Hüma'nın öyküsü iki kitaptan oluşmakta, Birincisi ^^Sır^^, diğeri ise ^^ Aurora'nın İncileri ^^.Ben daha ikinci kitabı okumadım, ama en kısa zamnda onu da okumayı ve Hüma'nın kafamda oluşturduğu soru işaretlerine cevap bulacağım, umarım :))


Madem blog hayatına yavaştan da olsa geri döndüm, bari sevvgili blogger arkadaşlarımın hediye çekilşlerine katılıyım, hiç şansım yoktur ama , belli mi olur belki şeytanın bacağını kırmışımdır dimi :)))


en kısa zamnda görüşmek ümidiyleee, öpüldünüz  >,<




bS.TE:w

bbbww.kitapyurdu.com

6 yorum: